Ege Bölgesinde olduğu kadar ülkemizin önemli oksijen deposu Kaz Dağları bu nedenle sağlık turizmi açısından dünya üzerinde önemli bir kaliteye sahip. Yazları ve kışları farklı tatil severleri kendisine çeken mecra yazları serin olurken tertemiz bir havayı içinize çekmenin mutluluğunu yaşıyorsunuz.
Kaz Dağları Milli Parkımız Oksijen Deposu
Mitolojik bir geçmişe sahip olan Kaz dağlarında halen geleneksel bir yaşam süren çevre halkı yaşam tarzını buralara yansıtmış. Bu sebeple de Kültür ve Turizm Bakanlığı burayı milli park bünyesine almış. Sebebi koruma altına almak. Buradaki iklim endemik bitki türleri açısından da biyolojik çeşitliliği sunarken ekosistemin orkestra gibi çalışması romansı bir yağlı tablo güzelliği sunuyor.
Dünya’nın sınırlı oksijeni bol mekanlardan birisi olması uluslar arası alanda kendisini ünlü yapmış. Buraya yazları ziyaretler yapılıyor olmasına rağmen kışlarının da ayrı bir zevki olduğunu bilenlerce tercih ediliyor. Kaz Dağlarının kültürü, turizmi, doğası, tarihsel dokusu ile burada tadacağınız yöresel lezzetler sizlerde ayrı bir tat bırakacak.
Kaz Dağları Yeşilyurt ve Adatepe Köyleri Kaz Dağlarında Yöresel Tatlar
Kaz Dağlarında halen yaşayan ve yaşamını sürdüren köyler bulunuyor. Buradaki Yeşilyurt ve Adatepe köyleri doğaya ayak uyduran taş evleri, güzel doğası, yöresel yemek tatları ve lezzetleri ile ön planda yer ediniyor. Buraya gezi düzenleyenler konaklama ise en güzel mimarisi ile taş evlerde bölge kültürünün en demli haliyle yapılıyor.
Balıkesir’de Edremit Körfezine gelenlerin uğrak noktalarından birisi olan Kaz Dağları Edremit Körfezinin kuzeyinde bulunuyor. Burayı keşfedenler M.Ö. zamanlara dayanıyor ve bugüne kadar bir çok medeniyete ev sahipliği yapmış. Kaz dağları efsaneler dağı. Bu yüzden yazılmış ve anlatılan bir çok hikayeye rastlamak mümkün.
Dünyanın İlk Güzellik Yarışması Kaz Dağlarında Yapılmış
Medeniyetler sonrası buraya İda dağı denilmiş Kaz Dağlarına. Dünyada ve dolayısıyla tarihte ilk güzellik yarışmasının burada yapıldığı belirtiliyor. Çıkan Troia savaşının da bu savaştan sonra patlak verdiği hikayeler arasında.
Kaz Dağlarının kışın yağan karlarının erimesi sonrası oluşan kar suları Edremit üzerinden Akçay ve Altınoluk’u da aşarak denize dökülüyor. Bu yolculuk sırasında içme suyuna da karışan kar suları bir anlamda suya kalite katıyor.
Kaz Dağları Oksijen Çadırında Bol Nefes
Kaz Dağlarında esen rüzgarın tadı da bir başka oluyor. Ormanda ağaçlar arasında esen rüzgar denizin iyotu ile buranın oksijen oranını artırıyor. Şahin deresi boğaz lokasyonu ile bölgede bir oksijen çadırı oluşuyor. Bu oluşum nedeniyle Kaz dağı diğer adıyla İda ülkemiz başta olmak üzere dünya sağlık merkezi adına önemli bir bölgemiz.
Bulundurduğu oksijen oranı ile dünyanın ilk üç bölgesinden birisi olarak kabul edilen Kaz Dağlarında yaşayan köylüler konaklama ve yemek tatları ile turizme yön veriyor. Bazı bölgelerinde yıldızlı otellere de rastlamak mümkün. Buralarda hatta tuz odası hizmeti de veriliyor. Tuz odalarında solunum yollarının temizlendiği
, ciltlerin yenilendiğine inanılıyor. Nefes darlığı çekenler için tavsiye edilen tuz odaları da oteller bünyesinde verilen hizmetlerden.
Fotoğrafçılarında yaz kış adresleri olacağı Kaz Dağları bütün güzellikleri ile sizleri bekliyor.
